Into the Wild, Jon Krakauer'in 1996 yılında yayınlanan ve gerçek bir hikayeye dayanan aynı adlı kitabından uyarlanan, 2007 yapımı bir Amerikan biyografik macera filmidir. Sean Penn tarafından yazılıp yönetilen film, Christopher McCandless'in (Emile Hirsch tarafından canlandırılıyor) hayatını ve Alaska'ya yaptığı yolculuğu konu alıyor.
Christopher McCandless, varlıklı bir aileden gelen, Emory Üniversitesi'nden mezun, parlak bir gençtir. Toplumun dayattığı maddi değerlere, kariyer beklentilerine ve geleneksel yaşam tarzına karşı çıkar. Mezun olduktan sonra tüm birikimini Oxfam'a bağışlar, kimliğini geride bırakır, ailesiyle iletişimi keser ve "Alexander Supertramp" adını alarak macera dolu bir yolculuğa çıkar.
Film, Christopher'ın üniversiteden mezun olduktan sonraki iki yıl boyunca Amerika Birleşik Devletleri ve Meksika'yı otostopla dolaşmasını, çeşitli işlerde çalışmasını ve farklı insanlarla tanışmasını anlatır. Yolculuğu sırasında, kendi felsefesini geliştirir, basit bir yaşam tarzını benimser ve doğayla iç içe olmaya çalışır.
McCandless'in nihai hedefi, Alaska'nın vahşi doğasına ulaşmak ve orada kendi başına hayatta kalmaktır. 1992 yılında Alaska'ya gider ve eski bir otobüsü kendine mesken tutar. Burada avlanarak, bitki toplayarak ve minimal kaynaklarla yaşamaya çalışır. Ancak, doğanın zorlu koşulları, yetersiz hazırlık ve bazı hatalar sonucu beklenmedik sorunlarla karşılaşır.
Sean Penn, Jon Krakauer'in kitabını okuduktan sonra uzun yıllar boyunca filmi çekmek için uğraşmıştır. McCandless ailesinin izni olmadan filmi çekmek mümkün olmadığı için, ailenin desteğini almak zaman almıştır. Çekimler, McCandless'in gerçek yolculuğunu takip ederek, Amerika Birleşik Devletleri'nin farklı bölgelerinde gerçekleştirilmiştir.
Filmin müzikleri Eddie Vedder tarafından bestelenmiştir. Vedder'ın şarkıları, filmin atmosferine büyük katkı sağlamış ve büyük beğeni toplamıştır. Özellikle "Society" ve "Guaranteed" şarkıları, filmin unutulmaz parçaları arasında yer alır.
Into the Wild, eleştirmenlerden genel olarak olumlu yorumlar almıştır. Film, Emile Hirsch'in performansı, Sean Penn'in yönetmenliği, sinematografisi ve müzikleriyle övgü toplamıştır.
Into the Wild, yayınlandığı dönemden itibaren büyük bir hayran kitlesi edinmiştir. Film, gençlerin ve maceraperestlerin üzerinde derin bir etki bırakmış, birçok kişiyi kendi içsel yolculuklarına çıkmaya teşvik etmiştir. Aynı zamanda, McCandless'in hikayesi, bazı çevrelerde eleştirilere de yol açmış, onun hazırlıksız ve düşüncesiz davranışları sorgulanmıştır.
Film ve Jon Krakauer'in kitabı, Christopher McCandless'in hayatını ve ölümünü çevreleyen tartışmaları günümüzde de canlı tutmaktadır. Alaska'daki otobüs (Magic Bus), yıllar boyunca maceraperestler için bir cazibe merkezi olmuş, ancak güvenlik sorunları nedeniyle yetkililer tarafından kaldırılmıştır.